Ana içeriğe atla

Li-Fraumeni Sendromu

 

Li-Fraumeni Sendromu
Selinay Soyalp

 Li- Fraumeni Sendromu (LFS) kansere yatkınlık geni olarak da adlandırılabilir. Tümör baskılayıcı protein olan P53 de kalıtsal anormalikler görülür. Sendrom otozomal dominant bir hastalıktır. LFS meme tümörü , sarkom, lösemi ve adrenal bez kanserini ve beyin tümörlerini  içermektedir.

Şekil1: Li – fraumen sendromu aile şeması. . ( Rocca V. ve arkadaşları (2022))

  1969 yılında ilk olarak Frederick Pei Li ve Joseph Fraumeni Jr. tarafından gözlemlemiştir. Bazı kanser türlerinin genç yaşta ve aileler arasında meydana geldiğinin fark edilmesiyle birlikte bu konu üzerinde çalışmalar gerçekleştirmeye başladılar. 1990 yılında ise LFS nin TP53 germ hattı mutasyonları tanımlanmıştır. LFS deki genetik çalışmalar kalıtsal olarak görülen TP53 mutasyonları kalıtsal olduğunda duyarlılığın artabileceği öngörülmüştür.

Şekil2: İnsan da p53 proteinin yapısı ( Rocca V. ve arkadaşları (2022)).

      Peki bu TP53 nedir?  P53 antikanser işlevi olduğu bilinir. Bu işlevler apoptozda görev almak , anjiyogenizi inhibe etmek, genomik stabiliteyi korumak ve DNA onarım protein aktivasyonunda görev almaktır. Hücre kontrol noktası kinaz2 p53 ü düzenlemektedir. LSF aileler arasında kalıtılır. Bu bir alel silinir veya somatik mutasyona uğrar böylece p53 fonksiyon kaybına yol açar.  Li -fraumeni sendromu olan aileler sadece p53 mutasyonlarını barındırmaz. Bu sendromun sadece %70 i p53 mutasyonlarını içerir. Diğer bir olay ise gen promotöründe değişiklikten kaynaklı kusurlu protein ekspresyonuna sebep olur. Ayrıca yeni mutasyonlardan dolayı da sendrom gözlemlenebilir.


  De nova germline TP53 varyantına sahip bireyler %7-20 arasındadır. Mutp53 mutasyonuna sahip olan herkes de kanser geliştirmeyecektir fakat diğer insanlara göre meydana gelme riski yüksektir denilebilir. LFS sendromu teşhisi için 3 temel kritere bakılır. 45 yaşından önce sarkom tanısını almak, 45 yaşından önce kanser olan birinci derece akraba, 45 yaşından önce kanser tanısı almış ikinci derece akraba.


  Şu an LFS tedavisi ve ya TP53 genin spesifik terapisi yoktur. LFS hastalarda kanserin önlenmesi ve ilaçların araştırılması için deneyler başlatıldı. LFS’li hastalarda kasların mitokondriyal fonksiyonu ve solunum fonksiyonu iyileştirilmesi için nikotinamid ribosidin (B3 vitamini ) takviye kullanımı verildi sonuçlar ümit vaat edicidir.


  Metformin(Met) tip2 diyabet için kullanılmakta olan bir ilaçtır. Bu ilacı kullanan diyabet hastaların kanser geliştirme olasılığın daha düşük olduğu görülmüştür. Bu yüzden met bir çok kanser tedavisinde kullanılan klinik çalışmalar vardır.


  LFS hastaları radyasyon tedavilerinden kaçınılmalı çünkü ikincil kanser geliştirme olasılıkları yüksektir. Ayrıca x ışınları da bu risk faktörleri arasındadır. LSF hastaları veya şüphesi olan bireylerin tedavilerinde uzman tıbbi bakım ve genetik danışmanlık alması gerekmektedir. Ayrıca bu hastalar depresyon ve anksiyete eğilimlidirler. Psikolojik danışmanlık da almaları son derece önemlidir.

Referanslar

  • Rocca V, Blandino G, D'Antona L, Iuliano R, Di Agostino S. Li-Fraumeni Syndrome: Mutation of TP53 Is a Biomarker of Hereditary Predisposition to Tumor: New Insights and Advances in the Treatment. Cancers (Basel). 2022 Jul 27;14(15):3664. doi: 10.3390/cancers14153664. PMID: 35954327; PMCID: PMC9367397.
  • Aedma SK, Kasi A. Li-Fraumeni Syndrome. 2022 Aug 8. In: StatPearls [Internet]. Treasure Island (FL): StatPearls Publishing; 2023 Jan–. PMID: 30335319.



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Gen Duplikasyonları Ve Evrim İle İlişkileri

  Gen Duplikasyonları Ve Evrim İle İlişkileri Dilanur Gümüşkaya   Gen duplikasyonu teorik olarak, bir DNA parçasının kopyalanıp her iki kopyanın da korunduğu kromozomal mutasyondur. Fakat bu mutasyon, genomda yeni dizilimler meydana getirip yeni genlerin oluşumuna zemin hazırlayan bir durumdur. Bu nedenle duplikasyonlar canlının yeni biyolojik fonksiyonlar kazanmasını sağlayarak evrimde anahtar rol oynamaktadır.   Bir duplikasyonda kopyalanan parça genellikle orijinal parçanın hemen ardında konumlanır ve bu modele tandem (ardışık) duplikasyon adı verilir. (Şekil 1) Şekil 1 Nasıl Gerçekleşir?   Gen duplikasyonları mayoz bölünmede eşit olmayan krossover lar veya replikasyon sırasında meydana gelen hatalar nedeniyle gerçekleşebilir.   Mayoz I’in Profaz aşamasında sinaps oluşturmuş kromozomların orantısız ve yanlış eşleşmeleri duplikasyonu meydana getirir. Bu hata sonucu hem duplikasyon hem de delesyon gerçekleşir. (Şekil 2) Şekil 2   Duplikasyon, evrim a...

Kök Hücre Tedavisinde Alternatif Bir Yöntem; Lentiviral Vektörler

  Kök Hücre Tedavisinde Alternatif Bir Yöntem; Lentiviral Vektörler Dilanur Gümüşkaya   Kök hücre tedavisi, bilindiği üzere günümüzde birçok hastalığın çaresi olma potansiyeline sahip olup her geçen gün geliştirilmektedir. Bu tedavinin günümüze kadar en yaygın uygulandığı şekli ve aynı zamanda kanıtlanmış tek klinik kullanımı, Hematopoetik Kök Hücre (HKH) Transplantasyonu dur.   HKH, bireyin yaşamı boyunca kan hücresi üretebilmektedir. HKH nakli, bir hastanın içinde çoğalma ve kan hücreleri üretme amacıyla bu kök hücrelerin hastaya transferini temel alır. Genellikle kemik iliği, periferik kan ve göbek kordon kanından elde edilen multipotent hematopoetik kök hücreler hastaya nakledilir.   Kabul görmüş bu yaklaşımın kullanılamadığı çeşitli durumlar, kök hücrenin laboratuvar ortamında modifiye edildiği yeni tedavi yöntemleri geliştirilmesine sebep olmuştur. Bu modifikasyonun lentiviral vektörler aracılığıyla gerçekleştirildiği bazı tedavi örneklerine rastlamak mümk...

ESOZOM NEDİR ?

  Eksozom Nedir ? Beyza Gülçin Eracun Şekil 1 Hücrelerimiz, karmaşık bir iletişim ağı içinde sürekli olarak birbirleriyle haberleşir. Bu iletişim, sinyallerin kimyasal, elektriksel veya fiziksel yollarla iletilmesiyle gerçekleşir. Ancak son yıllarda yapılan araştırmalar, bu iletişim ağının temel bir parçası olan eksozomları ön plana çıkarmıştır. Peki, eksozomlar nedir ve neden önemlidir? Eksozom Nedir? Eksozomlar, 30-150 nanometre çapında, lipid bir zarla çevrili veziküllerdir. Bu veziküller, hücre içi organellerden birisi olan endozomal sistemden köken alır ve hücrelerin dış ortama saldığı özel yapılardır. Köken aldıkları hücrenin özelliklere sahip Eksozomlar, proteinler, lipitler,   miRNA ve büyüme faktörleri gibi biyomoleküller taşıyarak hücreler arası bilgi akışını sağlar. Şekil 2 Eksozomların Tarihçesi Eksozomlar ilk olarak 1980'li yıllarda, eritrositlerin olgunlaşması sırasında hücrelerden dışarı atılan veziküller olarak tanımlanmıştır. Ardından ilerleyen yılla...