Ana içeriğe atla

Karyotip Analizi


Karyotip Analizi
Elif Aydın

Şekil 1: Karyotip analizi.

Genetik testlerinden biri olarak yapılan bir çalışma olan ve genellikle sitogenetik laboratuvarında işlemleri yapılan karyotip analizi, kromozomların büyüklüğü, boyutu, sentromer boğumu, sentromer konumu ve sayısını tespit etmeyi sağlamaktadır. Bu yöntem sayesinde eksik ya da fazla kromozomlar bulunmaktadır ve kromozomların anomalilerine bakılırken amniyon sıvısı, periferik kan, cilt dokusu, kemik iliği ve cvs gibi örneklerden alınabilmektedir.

Şekil 2: Kromozom tipleri.

Kromozomlarda kısa kol p, uzun kol q olarak bilinip boylarına ve sentromer yerlerine göre 22’ye kadar numaralandırılır. 22’ye kadar numara verilen kromozomlar A,B,C, D,E,F,G olarak yedi grupta incelenmektedir. Cinsiyet kromozomları X,Y şeklinde bulunmaktadır. X kromozomu 6. kromozoma benzer. Y ise 21 veya 22 kadar veya daha büyüktür.


Karyotip Analizi Nasıl Yapılır?

Periferik Kanda karyotip analizi çalışması yapabilmek için özetle şu basamaklar gerçekleştirilir.  ilk olarak hücreler özel işlemlerden geçirilerek çoğaltılır ardından 37 derece sıcaklık ve beslenme ortamı oluşturulur. Burada hücreler çoğaltılarak hücre kültürü aşaması gerçekleştirilir. Hücre kültürü ortalama 3 ila 7 gün sürer. Kromozomlar belli bir sayıya gelir ve özel bir işlemle bu büyüme ve çoğalma durdurulur. Hücre kültürü ortamından ayrıştırılan kromozomlar birbirlerinden uzaklaştırılarak özel preparatlar hazırlanır. Kromozomlara özel boyama işlemleri uygulanarak mikroskopla incelemesi yapıldıktan sonra analiz gerçekleştirilir.

Şekil 3

Yapılan Karyotip Analizi ile Ne Tür Bulgular Sağlanır?

* Hemotolojik bozuklukların ,

* Genetik hastalıkların,

* Lenfoid bozukluklarının,

* Doğum kusurlarının ve kromozom anormalliklerinin tespit edilmesini sağlar.

Karotip Analizle Hangi Hastalıkların Teşhisi Konabilir?

Klinefelter sendromu, turner sendromu, edward sendromu, Patau sendromu gibi genetik anomali taşıyan birçok hastalığa karyotip analizi ile teşhis konulmaktadır.

Referanslar

  • https://evrimagaci.org/karyotip-nedir-karyotip-analizi-gebelik-sirasinda-kusurlu-kromozomlarin-tespitini-nasil-saglar-10866 (Erişim Tarihi: 06.08.2023)

  • https://www.karyotipanalizi.com/karyotip-analizi.html (Erişim Tarihi: 06.08.2023)

  • https://www.galenlab.com.tr/kromozom-analizi/  ( Erişim Tarihi:06.08.2023)

  • https://evrimagaci.org/metasentrik-kromozom-5948 (Erişim Tarihi: 06.08.2023)
  • https://web.archive.org/web/20070707160328/http://gslc.genetics.utah.edu/units/disorders/karyotype/karyotype.cfm (Erişim Tarihi: 06.08.2023) 
  • https://www.webmd.com/baby/what-is-a-karyotype-test (Erişim Tarihi: 06.08.2023)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yağ Asitlerinin ß-Oksidasyonu Ve Adrenolökodistrofi

  Yağ Asitlerinin ß-Oksidasyonu Ve Adrenolökodistrofi Senanur Karakuş   X kromozomuna bağlı Adrenolökodistrofi, çok uzun zincirli yağ asitlerinin (VLCFA) anormal metabolizmasından kaynaklanan peroksizomal bir hastalıktır. ABCD1 geni, X kromozomu üzerinde bulunur ve adrenolökodistrofi  proteinini kodlayarak uzun zincirli yağ asitlerinin peroksizoma girişinde membran geçişini sağlar. Yağ asitlerinin membrandan geçip peroksizoma girmesiyle uzun zincirli yağ asitleri  ß-oksidasyona uğrar.   ß - oksidasyon , ATP (enerji) üretmek için yağ asidi moleküllerinin daha küçük birimlere ayrıldığı metabolik bir süreçtir. Yağ asitlerinin oksidasyonu başlıca mitokondri organelinde gerçekleşir fakat peroksizom organelleri de mitokondridekine benzer şekilde yağ asitlerinin oksidasyonunu gerçekleştirebilir. Şekil 1   ABCD1 geninde oluşan mutasyonlar sonucu uzun zincirli yağ asitleri peroksizomların içerisine giremez. Yağ asitleri peroksizoma giremediği için parçalanamaz. Bunun sonucunda uzun zincir

Kafein Nasıl Uyanık Kalmamızı Sağlar ?

  Kafein Nasıl Uyanık Kalmamızı Sağlar ? Senanur Karakuş    Şekil 1   Adenozin, bir enerji kaynağı olan ATP’nin parçalanması sonucu oluşan bir biyomoleküldür. Adenozin, adenozin reseptörlerine bağlanarak reseptörleri aktive eder ve vücudumuza dinlen uyu komutu verir. Beynimizin gün içinde enerji kullanması sonucunda nöronların içinde adenozin miktarı artar.  Adenozin miktarının artması sonucu yorgunluk hissederiz (3).   Adenozin nöronlara bağlanarak aktive ettiği adenozin reseptörünün çeşidine göre farklı etki gösterir.   Adenozin, beyni uyanık tutan A1 reseptörüne bağlanıp aktive ederse uyanık kalmamıza yardımcı olan nöronların aktivitesi azalır. Adenozin, uykuyu başlatan A2a reseptörüne bağlanıp aktive ederse uykuyu sağlayan nöronların aktivitesi artar.   Bu iki reseptörün etkisi farklı olsa da sonuç olarak uykuyu başlatma ve uyanık kalmayı zorlaştırma etkisi oluşturur ve   uyku oluşur (1). Şekil 2: Adenozin reseptörleri ve uyku.   Uyku sırasında beynimiz enerji depolarını yenile

Haftalık Planlayıcı (Yeni Yıla Özel)

  Buraya tıklayarak yeni yıla özel hazırladığımız ücretsiz haftalık planlayıcıyı indirebilirsiniz.